Cavo Otomotiv Ticaret ve Sanayi A.Ş. olarak, tüm faaliyetlerimizde; çalışanlarımızın sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışması, çevrenin korunması, doğal kaynakların, hammaddenin, enerjinin dikkatli tüketilmesi, tükenebilir enerji kaynaklarının kontrol altında tutulması, müşteri isteklerinin karşılanması, iş sürekliliği ve sürdürülebilir kalkınma prensipleri doğrultusunda yönetim sistemleri oluşturulmuş ve uygulanmaktadır.
-
Otomotiv sektörünün kalite, çevre, iş güvenliği, enerji ve sürdürülebilirlik konularında öncü bir sektör olduğu tartışılmazken, bizler de gerek sektörümüz gerekse insani değerlerimiz doğrultusunda tüm şartları yerine getirmek için maksimum çaba sarf etmekte, sektöründe ulusal ve uluslararası standartlara uygun ürünleri üreterek ülkemiz ekonomisine katkı sağlamaktayız.
-
Tüm faaliyetlerimiz, yasalara uygun, hisse sahipleri, çalışanlar, mal ve hizmet sağlayan tüm tedarikçi ve çözüm ortakları ve müşteriler olmak üzere tüm paydaşlara değer yaratan, sorumlu ve hesap verebilir bir yönetim anlayışıyla sürdürülür. Uygunluk şartlarına uyum konusunda taviz verilmez. Öncü ve örnek olmaya çalışılır.Uygulanan tüm yönetim sistemleri kapsamında risk yönetimi uygulanarak riskler minimize edilir.
-
Acil durumlara hazırlıklı olunarak, oluşan acil durumların en az zararla atlatılması, çalışanlarımızın bu konuda bilgi sahibi olması sağlanarak özel hayatlarında da güvende olmalarına katkı sağlanması amaçlanır. Gereken tedbirlerin alınması ile herhangi bir acil durumda çevresel etkilerin azaltılması, enerji problemi yaşanmaması sağlanır.
-
Çalışanların yönetim sistemleri içerisinde her türlü katılım ve danışma faaliyetleri için alt yapı oluşturulur, telkin ve teşvikte bulunulur.
-
Çalışanlarımızın fiziksel ve ruhsal bütünlüğünün zarar görmemesi için gereken her şey eksiksiz yerine getirilir. “Çalışan memnuniyeti olmayan yerde, müşteri memnuniyeti sağlanamaz” prensibine sadık kalınır.
-
Tüm yönetim sistemleri için çalışanlarına, mal ve hizmet sağlayan tüm tedarikçi ve çözüm ortaklarına eğitim verilmesi sağlanır, paylaşımlarda bulunulur ve farkındalık oluşturulur.
-
Tedarikçilerimizde kalite seviyeleri arttırılarak, kalite kontrol safhası minimize edilmeye çalışılır.
-
Kaynak temini sürecinde, çevreci (yeşil), çalışan sağlığı ve güvenliğine uygun ve enerji verimliliği gözetilmiş, enerji verimliliği yüksek ve yenilenebilir enerji teknolojileri tercih edilir.
-
Sistemlerin operasyonunda verimlilik ön planda tutularak, maliyetler olabildiğince düşürülür.
-
Üretim süreçlerinin tasarım ve revizyonlarında enerji performans iyileştirilmeleri dikkate alınır.
-
Atıkların azaltılması, geri kullanımı ve geri dönüştürülmesi prensibinin tüm faaliyetlerde uygulanabilmesi için alt yapı sağlanır ve “Sıfır Atık” hedeflenir.
-
Yaşam döngüsü ve sürdürülebilir kalkınma bakış açısıyla teknik ve ticari değerlendirmeler sonucu çevreci teknolojiler uygulanır, doğal kaynaklarımız etkin ve verimli kullanılarak biyolojik çeşitliliğin korunması, toprak, su ve hava kalitesinin takip edilerek iyileştirilmesi, su ve karbon ayak izinin (de karbonizasyon) azaltılması dikkate alınır.
-
İklim kriziyle mücadelenin getirdiği zorlukların üstesinden gelmeye yönelik yatırımların uygulanması için çalışma yapılır ve Karbon Nötr ekonomisine geçişin sektördeki değer zinciri üzerinde katkı sağlayacak projeler geliştirerek uygulanması hedeflenir.
-
Sürdürülebilirliğin evrensel kabul görmüş ilkelerini hayata geçirmek amacıyla projeler geliştirilir ve uygulanır. Bu kapsamda ulusal ve uluslararası düzeyde çok taraflı sürdürülebilirlik girişimlerinde ve işbirliği platformlarında aktif rol almak amaçlanır.
-
Tüm yönetim sistemi performansı ve yönetim sistemlerinin sürekli iyileştirilmesi ve amaç ve hedeflere ulaşılması için gereken tüm kaynaklar sağlanır.
-
Tüm iş süreçlerinde verimlilik/rekabetçilik, ürün ve üretim teknolojileri, finansman, iş geliştirme kapsamında iş sürdürülebilirliği prensipleri ile hareket edilir.
-
Tüm bunların, hisse sahipleri, çalışanlar, mal ve hizmet sağlayan tüm tedarikçi ve çözüm ortakları, müşteriler olmak üzere tüm paydaşlara güven duygusu oluşturarak, rekabet gücümüzü arttıracak, iç ve dış pazarlardan daha büyük pay almamız adına fırsat yaratacağına inanılır.